8 Eylül 2014 Pazartesi

Soma'ya...

Söyleyecek çok şey var kardeşim,
Neresinden başlasam da anlatsam.
Gündüzü olmayan adamları bilir misin
Sabah namazında geceye başlayanları
Güneşini alnında taşıyanları?
Orak-çekici duymuşsundur da
çekiç sallamak nedir bilir misin?


Şimdi çekiç sesleri yok derinlerde
Sessizlik kapladı her yeri
Kara gözlü kara yüzlü insanlar kara bahtlı oldular
dilim varmıyor kardeşim
öldüler diyemem, sen söyler misin?


"1862'de İngiltere'de,
1906'da Fransa'da..."
Sus, konuşma
Rakam değilim ben
Rakam değiliz biz
Rakam değil onlar
Rakam sizsiniz
550'siniz
Bilmem kaç "sadece" bakanlı kabinesiniz
Hepiniz sütten çıktınız
Madenlere giremezsiniz.
Bırakmaz zaten sizi çekiç kazma tutan eller
Yerin üstünü yediniz
Altını da kirletemezsiniz.


Çıkarma kardeşim çizmelerini
Ayakların kirlenmesin...


Daldım lafa unuttum seni kardeşim
Sahi
Yerin yedi kat dibinden
Ekmek çıkarsam
Yer misin?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder