18 Şubat 2012 Cumartesi

ismin bulunma hali...


Bu gün yok mesai... Vücudumu dinlendirip kafamı yorduğum günlerden yine. Bin bir tilki gezerken aklımda misafir ediyor bin bir ayrı tilki onları. Ay şubat, mevsim bahar... Çıkmak zor geliyor yataktan, öyle sıcak öyle yapışkan. Orhan Veli geliyor aklıma: "Beni bu güzel havalar mahvetti, böyle havalarda ayrıldım evkaftaki memuriyetimden". Anlamsız bir gülümseme sallıyorum pencerenin bir köşesinden sızabilip o kadar yer varken tam gözüme vuran gün ışığına. Bir sigara yakıp çıkıyorum kapı önüne, duvar kenarına çöküp izliyorum mahalleliyi. Üc beş mahalleli kadın güzel havayı fırsat bilip atmış kendini sokağa. Beni görünce çağırdılar hemen, gittim. Şuradan buradan konuşuldu, dedikodu da yapıldı ki eğlenceliydi. Sonra birisi benim doğumumdan söz açtı. "O yıllarda araba yok ki, evde yaptırdı ebe doğumunu. Doğum bitip de seni annenin kucağına verdiklerinde radyoda Orhan Gencebay çalıyordu, ebe adi Orhan olsun dediydi." Ben çok sevdim bu hikayeyi, ismi ile müsemma, başlığı ile müsemma..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder